Sporda devamlılık sağlamak başarıya giden yoldaki en önemli adımdır çünkü antrenman programımız, beslenme düzenimiz veya spordaki genel yeteneğimiz ne kadar iyi olursa olsun istikrar sağlayamadığımız sürece nihai hedeflerimize maalesef ulaşamayız.
Sporda devamlılık nasıl sağlanır başlıklı içeriklere bakarken neredeyse hepsinin aynı kalemden çıkmış gibi, neredeyse hiçbir işe yaramayacak tavsiyelerle dolu olduğunu gördüm. Size söz veriyorum, bu içerik sporda devamlılık sağlayabilmeniz konusunda size kesinlikle fayda sağlayacak. 12 yıllık profesyonel fitness hayatım boyunca hem kendimde, hem de on binlerce uzaktan eğitim öğrencimizle edindiğim tecrübeleri sizlerle paylaşarak sporda devamlılık sağlamanıza ve kalıcı başarıya ulaşmanıza yardımcı olacağım. Hazırsanız başlayalım!
1) Neden Spor Yapmak İstediğinizi Belirleyin
Spor salonuna kayıt olup, birkaç hafta hevesle devam edip sonra bir de salona hiç ayak basmamak size tanıdık geliyor mu? Eminim ki ya siz ya da çevrenizdeki en az 1 kişi bu durumu yaşamıştır. Buradaki en büyük problem spor yapmanın spor salonuna gitmek olduğunun düşünülmesi.
Her şeyden önce neden spor yapmak istediğimizi kendimize sormamız ve nelerden keyif alabileceğimizi düşünmemiz gerekiyor. Kilo vermek, kilo almak, sağlık sorunlarını düzeltmek, sosyalleşmek, aktif olmak, boş zaman değerlendirmek… Spor yapmak için sayısız nedenimiz olabilir.
Spor salonuna gidip kardiyo yapmak veya ağırlık kaldırmak size hitap etmiyor mu? O zaman sporun başka dallarını düşünmelisiniz. Yüzme, bisiklet, basketbol, futbol, tenis, pilates, yoga, voleybol, squash… Aktif olmak, spor yapmak için sayısız alternatifimiz var. Sporda devamlılık sağlamak istiyorsak ilk adımımız kesinlikle doğru sporu seçmek olmalı.
İlk seçiminiz her zaman doğru olmayabilir. Kendinize 1 ay verin, düzenli devam etmeye çalışın ve o spor salonı sevip sevmediğinize bu süreden sonra karar verin. Unutmayın kimse başlangıçta yapmakta zorlandığı, amatör olduğu bir daldan yüksek keyif alarak başlamaz. Başlangıçta zorlanırsınız ama daha iyi oldukça, daha fazla keyif almaya başlarsınız
2) Büyük Adımlar Yerine, Küçük ve Sık Adımlar Atın
10 kilo vermem gerekiyor demek yerine 3 kilo vermeyi hedefleyin. Hedefinize ulaştıktan sonra bir 3 kilo daha vermeyi hedefleyin. Başarmanın keyfini alarak, küçük ve sık adımlar atarak ilerlediğinizde motivasyonunuzun arttığını göreceksiniz. Atacağınız adım ne kadar büyük, varmak istediğiniz nokta ne kadar uzakta olursa pes etme şansınız da o kadar artar. Doğru şekilde ilerlemesine rağmen gerçekçi hedefler belirleyemediği için başaramayacağını düşünerek pes eden o kadar çok kişi var ki…
3) Kendinizi Başkalarıyla Kıyaslamayın
Kendinizi başkalarıyla kıyaslamak, bunu bir de sayısal verilerle yapmak en büyük hatalardan biridir.
Arkadaşım 2 ayda 10 kilo verdi, ben 3 aydır yapıyorum daha 5 kilo verdim veya kuzenim 6 ayda plaj vücudu yaptı, ben 1 senedir istediğim forma gelemedim demeyin. Herkesin gelişim süreci farklı ilerler çünkü herkesin vücut durumu, imkanı, kararlılığı, günlük temposu farklıdır.
Sosyal medyada paylaşılan yanıltıcı önce-sonra fotoğrafları bu algının oluşmasında ciddi pay sahibi. Size süre odaklı sunulan hiçbir içeriğe itibar etmeyin. Bu konuyu YouTube kanalımda da samimi şekilde, tüm sahtekarlıkları tek tek açıklayarak ele aldım. Buradan izleyebilirsiniz.
4) Uygulanabilir Programlarla İlerleyin
Antrenman ve beslenme programlarınızın uygulanabilir olması istikrar sağlabilmeniz için en önemli noktadır. Daha hızlı sonuç alabilmek adına size eziyet gibi gelen programlarla ilerlemeye çalışmak yapabileceğiniz en büyük hata olur. İlk etapta gerçekten sonuç alsanız bile mental ve fiziksel olarak tükeneceğiniz için orta-uzun vade devam edemeden pes edersiniz ve tabiri caizse her şeyi salıp başa dönersiniz.
Spora kaç gün ayırabilirim, beslenmede kaç öğün yiyebilirim, tüm bunları günlük rutinim içerisinde nasıl keyif alarak devam ettirebilirim diye düşünerek planlamalarınızı yapın. Profesyonel destek alıyorsanız da antrenör ve diyetisyenlerinizi bu konularda samimi şekilde bilgilendirin. Tüm bunları yok sayarak size günlerce antrenman, saatlerce kardiyo, tavuk-pilavdan ileri gidemeyen sağlıksız beslenme planlamaları sunan ve “bunlara uyarsan sonuç alırsın” diyen sözde profesyonellerle çalışmayın çünkü programınız teknik anlamda ne kadar iyi olursa olsun sizin için uygulanabilir değilse hiçbir anlam ifade etmez
5) Gelişiminizi Takip Edin
Gelişiminizi her ay aç karnına kilonuzu, vücut ölçülerinizi not ederek ve önden, yandan, arkadan olacak şekilde form fotoğraflarınızı çekerek kontrol edin. Ayna karşısında değişimi görmek ve sayısal verilerle bunu kağıt üzerinde de takip etmek motivasyonunuzu artıracaktır.
6) İniş-çıkışlar Yaşayacağınızı Unutmayın
Her şeyi doğru yapsanız da gelişim belli noktalarda yavaşlayabilir, hatta bazen gerileme bile yaşanabilir. Bunlar da en az gelişim kadar doğaldır. Zannedilenin aksine değişim grafiği her zaman yukarı devam etmez, iniş-çıkışlarla ilerler. Asıl önemli olan dönemsel değişiklikler değil, ana trenddir.
Elinizde yukarıda saydığım veriler olduğu sürece programlarınızda gerekli değişiklikleri de kolayca yapabilir ve plato sürecine girmeden veya yanlış programlarla vakit kaybetmeden gerekli müdahaleleri yapabilirsiniz
Berkay Türkkan Fitness mobil uygulamasıyla antrenman ve beslenme adına ihtiyaç duyacağınız her şey cebinizde!
iPhone için App Store'dan ücretsiz indir!
Google Play'den ücretsiz indir!
7) Herkes Gibi Yaşayıp, Herkesten Farklı Sonuçlar Beklemeyin
Herkes gibi yaşayıp, herkesten farklı bir vücuda sahip olabilmemiz maalesef mümkün değil. Yukarıda bahsettiğim uygulanabilir programlar kavramını lütfen yanlış anlamayın. Çalışıyorum, beslenmeye dikkat edemem veya spora vaktim yok diyerek, kısacası bahane üreterek yaklaşmak yerine nasıl çözüm üretebileceğinizi düşünmelisiniz. Emin olun çok kısıtlı imkanlarla (maddiyat, imkan ve zaman) dahi güzel sonuçlar alan sayısız kişi var.
8) Sporu Kendinize Yaptığınız Bir Yatırım Olarak Görün
Spor salonu üyeliği, beslenme bütçesi, supplement alışverişi, ayırdığınız zaman, verdiğiniz emek… Aslında bunların hepsi kendinize yaptığınız çok önemli yatırımlar. Bu yatırım size şu getirileri sunabilir:
- Daha sağlıklı olmak, daha iyi yaşlanmak
- Daha iyi bir fiziğe sahip olmak
- Daha iyi hissetmek
- Daha güçlü olmak
- Daha düzenli olmak
- Daha bilinçli olmak
Bunlar parayla ölçülemeyecek kadar değerli kazanımlar. Dışarıda eğlenmeye, sigaraya veya alkole, daha iyi bir arabaya/eve, tatillere harcadığınız paraları düşünün. Peki ya kendiniz için ne yapıyorsunuz?
9) Antrenman Partneri Bulun
Kafa dengi bir antrenman partneri spor devamlılığınızı artıracağı gibi tıkandığınız noktalarda size destek olarak antrenman performansınızı da yukarı taşır.
Hepimizin spor yapmak istemediği günler olur. Tek başımıza olduğumuzda sporu ekme olasılığımız da artar ama antrenman partnerimiz bizi o salona tek bir motivasyon cümlesiyle getirebilir. Tek başımıza bench press rekorumuzu zorlamayı düşünmeyebiliriz ama antrenman partnerimiz sette yanı başımızdaysa daha fazlası için kendimizi zorlama isteğimiz artar.
Bazen sadece antrenman partnerimizle keyifli bir sohbet eşliğinde antrenman yapmak bile günlük koşturmaca içerisinde çok iyi gelebilir.
10) Antrenman Playlisti Yapın
Antrenman partneriniz yoksa sorun değil! İyi bir müzik listesi de sizi ateşleyerek performansınızı artıracaktır. Güzel bir liste gelsin dediğinizi duyar gibiyim. Spotift listemi sizlerle paylaşıyorum: https://open.spotify.com/playlist/3JvNqshR1cRvVdHzowsYCd?si=09f744498dfe4dd0 (Sert olsun diyenler için)
11) Bilgi Birikiminizi Artırın
Antrenman ve beslenme rutinlerinizle ilgili aklınızda ne kadar fazla belirsizlik varsa devamını getiremeden bırakmak ihtimaliniz o kadar artar. Bu yazıyı okuyarak, bu blogdaysanız doğru adımları atmaya zaten başladınız, tebrikler! Blog sayfamızda antrenman, beslenme, supplement, sağlık gibi en sık merak edilen konularda yüzlerce ücretsiz içerik bulabilirsiniz. Araştırmaya, okumaya, izlemeye devam ederek bilgi birikiminizi artırmanız kendiniz için yatırım tavsiyesidir. Öğrendikçe belirsizlikler ortadan kalkacak ve programlarınıza, hedeflerinize daha da sıkı sarılarak ilerleyeceksiniz.
Yukarıdaki 11 maddenin hepsini, aynı anda uygulamaya çalışmak yerine ağırdan alın ve adım adım hayatınıza adapte etmeye başlayın. Kalıcı değişiklikler yapabilmenin zaman aldığını unutmayın.
Yeni bir blog yazımızda görüşene kadar…
Güçlü Kalın!
Berkay Türkkan