En İyi & Sağlıklı Beslenme Programı İçin Yapılması Gereken Tetkikler


Biliyoruz ki her beslenme programı kişiye özel hazırlanmalıdır. Hem içeriğindeki besinler kişinin alerjisi olmayan, toleransının olmadığı besinlerden tercih edilmeli, hem öğün sayıları ve saatleri diyetin hedefine göre ve kişinin günlük rutinlerine uygun bir biçimde planlanmalıdır. Aynı zamanda -özellikle zayıf veya kilolu kişilerde- laboratuvar tetkiklerine ihtiyaç duyulmaktadır. Belirli bir kronik rahatsızlığınız varsa, vücutta herhangi bir organda enzim dengesinin bozulması, hormonal bozuklar, kan şekeri ve insülin dengesinin bozulması, vitamin ve mineral yetersizlikleri gibi durumlar söz konusu ise birtakım ilaçlar ile besin destekleri kullanmak ve bu durumlar için özel uygulanması gereken diyetler gerekli görülebilir.


Bir diyetisyene başvurduğunuzda yüz yüze görüşme yapıyorsanız sizi farklı açılardan değerlendirebilir. Tırnak ve deri yapısı, diş ve diş etleri, kilonun toplandığı bölge ve bunun gibi daha birçok ön izleme ile şüphelendiği durumlar olabilir ve sizi doktora yönlendirebilir. Ama diyet planlanması için özellikle yüz yüze görüşme şart değildir. Gerekli bilgiler olduğu takdirde uzaktan online sistemle de beslenme planınız oluşturulabilir.


Kan ve idrar tahlili diyetisyenler tarafından online veya yüz yüze görüşmelerde özellikle talep edilir. Bu değerler olmadan diyet hazırlanamayacak kişiler bulunmaktadır. Diyetisyenlerin tahlil yazma gibi bir yetkisi yoktur. Fakat diyeti planlayabilmesi için gerekli olan değerlerin bir listesini size iletir ve sizi dahiliye doktoruna yönlendirir. Doktor bu liste ile birlikte genel anlamda tetkik edilmesi gerektiğini düşündüğü değerlerin tahlillerini sizden talep edebilir. İlaç ve destek kullanımı gerekliyse doktor tarafından reçete yazılmalıdır. Doktor dışında başka kimsenin ilaç reçetesi yazma yetkisi yoktur. Vitamin, mineral ve probiyotik gibi destekler diyetisyen tarafından yazılabilir.



Berkay Türkkan Fitness mobil uygulamasıyla antrenman ve beslenme adına ihtiyaç duyacağınız her şey cebinizde!

 

iPhone için App Store'dan ücretsiz indir!

 

Google Play'den ücretsiz indir!



Bazı Tahlil Değerleri ve Referans Aralıkları


Hemogram: Tam kan sayımı anlamına gelmektedir.


WBC : 4.500 ila 11.000 hücre / mm³

Trombosit, yani beyaz kan hücrelerini ifade eder. Anormalliği enfeksiyon, iltihap ve kanser belirtisidir.


RBC: Erkek yetişkin: 4.5 - 6.2 milyon / mm3 - Kadın yetişkin: 4.5 - 5.0 milyon / mm3

Eritrosit, yani kırmızı kan hücreleridir. Vücutta oksijen ve karbondioksit taşır. Demir içerir. Düşüklüğü anemi, yüksekliği ise bronşit, astım ve böbrek hastalıkları belirtisidir.


HGB: Erkek: 14-16,5 g / dL - Kadın: 12-15 g / dL

Kanda bulunan toplam hemoglobin miktarını göstermektedir. Hemoglobin anormalliği kırmızı kan hücrelerinin şeklini bozar, faaliyetlerini engeller.


HCT: Erkek:% 42 – 52 - Kadın:% 35 - 47

Hematokrit. Kandaki hemoglobin ve eritrosit miktarını gösterir. Kandaki kırmızı kan hücrelerinin yüzdesini belirler. Anemi ve dehidratasyon ölçülür. Yüksekliği kalp, böbrek, akciğer hastalıkları; düşüklüğü B12, Demir ve besin eksiklikleri ile lösemi ve böbrek yetmezliği nöbetçisidir.


MCHC: % 31 - 37

Eritrosit hemoglobin konsantrasyonunun yüzde olarak ifadesidir. Kusma ve ishal görüldüğünde bu değer yükselebilir. Aşırı sıvı yüklemesi ve anemide değeri düşer.


MCH: 25 - 35pg

Kırmızı kan hücrelerindeki (yani eritrositlerdeki) toplam hemoglobin miktarını gösterir. Yüksekliğinde folik asit ve B12 eksikliği görülür.


MCV: 78 - 100 μm3 (erkek) 78 - 102 μm3 (kadın)

Kırmızı kan hücrelerinin ortalama büyüklüğüdür. Büyük olduğunda değer yükselir ve B12 eksikliği ile birlikte anemiye sebep olur.


PDW: %44 – 56

Kandaki trombositlerin dağılım genişliğini gösterir. Demir, B12, folat eksikliği, anemi, karaciğer hastalıklarının teşhisine yardımcı olur.


CRP: 0 – 0.5 mg/L

C Reaktif Protein. Normalde insan vücudunda düşük değerlerde bulunan bir proteindir. Enfeksiyon durumlarında değer yükselişe geçebilir. Hatta kalp krizine haberci olabilir.



Karaciğer fonksiyon testleri


Alanin Aminotransferaz (ALT): Karaciğerde üretilir. Yiyeceklerin enerjiye çevrilmesinde ve enerjide önemlidir. Kanda ALT değerinin yükselmesi karaciğer hasarını işaret eder.

Erkek: 10 - 55 birim / L

Kadın: 7 - 30 birim / L


Aspartat Aminotransferaz (AST): Bütün vücut dokularında bulunmakla beraber, karaciğer, kalp ve iskelet kaslarında hücre içinde yer alan bir enzimdir. Yükseklği karaciğer hasarını işaret eder.

Erkek: 10 - 40 ünite / L

Kadın: 9 - 25 ünite / L


HDL: 30 ila 70 mg / dL

Kandaki yağ oranını gösteren, iyi kolesterol olarak bilinen değerdir.


LDL: 130 mg / dL'den az

Koroner kalp hastalığı riskinin değerlendirilmesinde kullanılır. Arter duvarı içine kolesterolü taşır. Kandaki yağ oranını gösteren, kötü kolesterol olarak bilinen değerdir.


TK: 200 mg / dL'den az

Toplam Kolesterol. Toplam kolesterolün değerini gösterir. Yüksek olduğu takdirde kronik rahatsızlıklara çevirmeden diyet kontrol altına alınmalıdır.

TG: 150 mg / dL'den az

Trigliserid. Yağ asidi veya gliserolün birleşmesiyle oluşan doğal yağlardır. Kolesterolden tehlikelidir. Hem doğal besinlerle diyete sağlıklı yağ asitleri eklenmesi, hem de ilaç ve destek kullanımı gerektirebilir. LDL’yi, kolesterolü, trigliserid seviyesini düşürmek, ve HDL’yi arttırmak için diyetlerde doymuş hayvansal yağlar kısıtlanmalı, yerine ceviz, avokado, balık, zeytinyağı gibi kaynaklar konulmalıdır.


Bunlar dışında başka değerlere bakılmakla birlikte, bu iki değer önemlidir. Karaciğer yağlanması olan kişiler çoğunlukla bel çevresi kalınlaşan ve gövdesinde çok fazla yağ doku biriken kişilerdir. Bunun dışında yanlış beslenme, alkol tüketimi, genetik yatkınlıklar da karaciğer enzimlerinin yüksek veya düşük çıkmasına sebep olabilir.


FE - Serum demiri:

Erkek: 65 - 175 mcg / dL; Kadın: 50 - 170 mcg / dL


Demir. Her türlü anemi, demir eksikliği ve demir zehirlenmesinin değerlendirilmesinde kullanılır. Demir eksikliği anemisi gibi durumlarda demir düzeyi azalır. Buna bağlı olarak beslenme demir içeren doğal besinler yönünden arttırılmalı, emilimini azaltacak durumlardan kaçınılmalı ve gerekli ise destek alınmalıdır.


Sodyum: Elektrolit ve su dengesinin değerlendirilmesinde kullanılır.


Potasyum: Elektrolit ve asit-baz dengesinin değerlendirilmesi ile böbrek fonksiyonlarının takibinde kullanılır.


Klorür: Elektrolit dengesi ve asit-baz ile su metabolizmasının değerlendirilmesinde kullanılır.


Magnezyum: Mg metabolizması ve elektrolit dengesinin değerlendirilmesi ile gebelikte hipertansiyon tedavisi uygulanan hastaların takibinde kullanılır.



Tiroid Çalışmaları Referans Değerleri


Tiroid hastalığından şüpheleniliyorsa, tiroid fonksiyonlarını değerlendirmek için tiroksin, TSH, T4 ve T3 gibi genel laboratuvar kan testleri yapılır.


Tiroid Fonksiyon Testi İçin Laboratuvar Değerleri

Triyodotironin (T₃): 80 - 230 ng / dL

Tiroksin (T₄): 5-12 mcg / dL

Tiroksin, serbest (FT₄): 0,8 ila 2,4 ng / dL

Tiroid uyarıcı hormon (tirotropin): 0,2 ila 5,4 mikro birim / ml


Tiroid hormonu dengesizlikleri guatr, hipertriodi, hipotriodi gibi rahatsızlıklara sebebiyet verir ve ilaç kullanmak bu noktada çok önemlidir. Ayrıca hastalarda beslenmede bazı kısıtlamalara gidilmesi şarttır.



Böbrek fonksiyon testleri


Serum Kreatinin (Cr) : 0,6 ila 1,3 mg / dL


Kreatinin, böbrek fonksiyonunun spesifik bir göstergesidir. Artmış kreatinin seviyeleri, glomerüler filtrasyon hızının (GFR) yavaşladığını gösterir.



Kan Üre Azotu (BUN): 8 ila 25 mg / dL

Üre azotu, karaciğerde enzimatik bir protein parçalama işlemi ile oluşturulan bir madde olan üre azot kısmıdır. Üre normal olarak renal glomerüllerden serbest bir şekilde süzülür, küçük bir miktar tübüllerde yeniden emilir ve kalan kısım idrarla atılır. Yüksek seviyeler, glomerüler filtrasyon hızının yavaşladığını gösterir.


Böbrek hastalıklarında tüketilen hayvansal besinler ve kg başına alınan protein miktarı hayati önem taşır. Gerekli durumlarda mutlaka protein kısıtlanmasına gidilmelidir.


Glikoz Değerleri


Kan şekeri değerlerini anlamak, hiperglisemi ve hipoglisemi, insülin direnci ve diyabet hastalıklarının teşhisi ve tedavisinde önemli bir anahtardır.


AKŞ: Açlık Kan Şekeri. Karbonhidrat metabolizmasının değerlendirilmesinde kullanılır.


Glikoz için Referans Değerleri

Glikoz, açlık: 70 - 110 mg / dL

Glikoz, izleme: 60 - 110 mg / dL


Glikoz Tolerans Testi (GTT)

Glikoz tolerans testi (GTT), diyabet tanısında yardımcı olur. Glikoz seviyeleri, enjeksiyondan veya glukoz alımından 1 ve 2 saat sonra normalden yüksek olduğunda ve açlık seviyelerine dönmek için normalden daha yavaşsa, diyabet doğrulanır.


Glukoz Tolerans Testi Referans Değerleri (GTT)


70 - 110 mg / dL (bazal açlık)

110 - 170 mg / dL (30 dakikalık açlık)

120 - 170 mg / dL (60 dakikalık açlık)

100 - 140 mg / dL (90 dakikalık açlık)

70 - 120 mg / dL (120 dakikalık açlık)


Hemoglobin A1c (HbA1c)

Glikozil edilmiş hemoglobin , hemoglobine bağlı kan şekeridir. Hemoglobin A₁C kan şekeri düzeylerinin son 3 ila 4 ay boyunca ne kadar iyi kontrol edildiğinin bir yansımasıdır. Diyabetli hastalarda hiperglisemi genellikle HbA1c'de bir artış nedenidir.



Glikosile Hemoglobin İçin Normal ve Anormal Laboratuvar Değerleri


% 7 veya daha düşük (normal)

% 7 ila% 8 (ortalama)

% 8'den yüksek (risk)


TKŞ: Tokluk Kan Şekeri. Genelde yemeğin 2. saatinde bakılır.


Yapılan her tetkik vücudunuz hakkında ipucu verir ve başvurduğunuz uzman bu bilgiler doğrultusunda sizi doğru beslenmeye yönlendirmelidir.


Yüksek proteinli diyetler sporcular ve zayıflamak isteyen bireyler tarafından sıkça tercih edilirken; böbrek fonksiyonları bozulmuş bazı kişilerde protein kısıtlanmaktadır.


Balık tüketimi omega3 açısından diyetimizi zenginleştirmek için çok önemlidir ama GUT hastalığında deniz mahsulleri tüketilmemelidir.


Sebze meyve tüketmek sağlıklı beslenmenin en temel bilgilerinden biridir fakat potasyum değeri yüksek çıkan bireylerde bazı yeşil yapraklı bazı sebzeler ve muz gibi meyveler yasaklanmaktadır.


Bazı ilaçlar bazı bitkilerle ve desteklerle etkileşime girmektedir ve düzenli olarak kullanıyorsanız beslenmede bu besinlere yer verilmemelidir.


Bir kronik rahatsızlığa veya laboratuvar tetkiklerinde normal değerlerde olmayan parametrelere sahipseniz, bu ve bunun gibi durumlar göz ardı edilmeden basmakalıp beslenme eğilimlerinden uzak durmak gerekir.


Diyetisyen Melis Kuşka